Avlumda küçük bir meyve bahçem var.
- I have a small vegetable garden on my patio.
Sabah kahvaltısı için veranda yemeği Fransa'nın kentsel alanlarında yaygın olarak uygulanmaktadır.
- Patio dining for breakfast is widely practiced in urban areas of France.
Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.
- This club is fearfully dull. The dance floor is empty and the smoking patio is packed.
Note: Normally used in the plural.