Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of past tense of to stun in English Turkish dictionary
- stun için zaman geçmiş
- stunned
- {f} sersemlet
- past tense of
- ve gergin geçmiş
- stunned
- sersemlemiş
Onların hepsi biraz sersemlemiş görünüyordu.
-They all looked somewhat stunned.
Tom cevap veremeyecek kadar çok sersemlemişti.
-Tom was too stunned to respond.
- stunned
- {s} afallanmış
- stunned
- {s} serseme dönmüş
Ben konuşmak için çok serseme dönmüştüm.
-I was too stunned to talk.
Tom serseme dönmüş görünmüyordu.
-Tom didn't seem stunned.
- stunned
- {s} ağzı açık kalmış
Herkesin ağzı açık kalmıştı.
-Everybody was stunned.
Related Terms
English - English
Definition of past tense of to stun in English English dictionary
- stunned
past tense of to stun
Turkish pronunciation
päst tens ıv tı stʌnPronunciation
/ˈpast ˈtens əv tə ˈstən/ /ˈpæst ˈtɛns əv tə ˈstʌn/
Resimler
History
Favorites