past participle of see

listen to the pronunciation of past participle of see
English - Turkish

Definition of past participle of see in English Turkish dictionary

seen
görülen

Gökyüzünde görülen çok sayıda yıldızlar vardı. - There were several stars to be seen in the sky.

Görülen bir şey, asla görülmemiş gibi olmaz. - What has been seen can not be unseen.

seen
gözükmek
seen
görülmek

Sonuç görülmek için kalır. - The result remains to be seen.

Tom Mary ile görülmek istemiyor. - Tom doesn't want to be seen with Mary.

seen
{f} gör

Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim. - I had never seen a panda until I went to China.

Böyle harika bir günbatımı hiç görmemiştim. - I've never seen such a wonderful sunset.

seen
görüldü

Ben camı kırarken görüldüm. - I was seen to break the window.

Eylemciler en son Brezilya'nın uzak, ormanlık bir köşesinde görüldüler. - The activists were last seen in a remote, forested corner of Brazil.

seen
f., bak. see 1
English - English
seen
past participle of
awoken
past participle of
unfastened
past participle of
unblocked
past participle of see
Favorites