Düşen bir ağaç tarafından hareketsiz kaldı.
- He was pinned down by a fallen tree.
Tom nehire atlama cesaretinin olmasını ve düşen bebeği kurtarmayı diledi.
- Tom wished he had had the courage to jump into the river and save the baby that had fallen in.
Bahçe düşmüş yapraklarla kaplıydı.
- The garden was covered with fallen leaves.
Düşmüş bir ağaç patikayı kapadı.
- A fallen tree blocked the path.
Bahçe düşmüş yapraklarla kaplıydı.
- The garden was covered with fallen leaves.
Benim tatil planı suya düştü.
- My holiday plan has fallen through.