Çok tertipli değilim.
- I'm not very organized.
Tom çok tertipli değildi.
- Tom wasn't very organized.
Biz daha organize olmalıyız.
- We should get more organized.
Yeni yasa birazcık organize suçu kapsamalıdır.
- The new law should take a bite out of organized crime.
Evleri Feng Shui'ye göre düzenlendi.
- Their house is organized according to Feng Shui.
O toplantıyı kim düzenledi?
- Who organized that meeting?
Kamuoyunun örgütlü suça olan hayranlığı çok rahatsız edicidir.
- The public's fascination with organized crime is very disturbing.
Tom genellikle oldukça düzenli.
- Tom is usually quite organized.
Tom düzenli, değil mi?
- Tom is organized, isn't he?