past of fill

listen to the pronunciation of past of fill
English - Turkish

Definition of past of fill in English Turkish dictionary

filled
tok
filled
{f} doldur

Haber onu üzüntü ile doldurdu. - The news filled her with sorrow.

Tom kovayı ağzına kadar doldurdu. - Tom filled the bucket to the top.

filled
doldurulmuş

Üzgünüm, pozisyon önceden doldurulmuş. - Sorry, the position has already been filled.

filled
{s} dolmuş

Oda sigara dumanıyla dolmuştu. - The room was filled with cigarette smoke.

filled
{s} dolu

Park çocuklarla doludur. - The park is filled with children.

Bu kutu elmalarla doludur. - This box is filled with apples.

English - English
filled
past of fill
Favorites