past of exaggerate

listen to the pronunciation of past of exaggerate
English - Turkish

Definition of past of exaggerate in English Turkish dictionary

exaggerated
abartılmış

Olayların bu açıklaması tamamen abartılmış, üstelik doğru olsa bile. - This description of events is completely exaggerated, even if it's essentially true.

Rapor abartılmış olabilir. - The report may be exaggerated.

exaggerated
{s} abartılı

Bizim için onun sevgisi abartılı görünüyor. - His affection for us seems exaggerated.

Satıcı onun ürününü satmak için bazı abartılı iddialar ortaya attı. - The salesman made some exaggerated claims in order to sell his product.

exaggerated
(Ticaret) fahiş
exaggerated
abartılmak
exaggerated
{f} abart

O, abartılı bir inleme çıkardı ve elini kapı tokmağına koydu. - He let out an exaggerated groan and put his hand on the doorknob.

Balıkçı yakaladığı balığın büyüklüğünü abarttı. - The fisherman exaggerated the size of the fish he had caught.

exaggerated
mübalağalı
exaggerated
şişirilmiş
exaggerated
{s} aşırı
English - English
exaggerated
past of exaggerate

    Hyphenation

    past of ex·ag·ger·ate

    Turkish pronunciation

    päst ıv îgzäcıreyt

    Pronunciation

    /ˈpast əv əgˈzaʤərˌāt/ /ˈpæst əv ɪɡˈzæʤɜrˌeɪt/
Favorites