partly, not fully

listen to the pronunciation of partly, not fully
English - Turkish

Definition of partly, not fully in English Turkish dictionary

fairly
yansızca
fairly
dosdoğru
fairly
hayli
fairly
(Ticaret) tamamıyla
fairly
kurallara uygun biçimde
fairly
dürüst bir biçimde

Herkese dürüst bir biçimde davranalım. - Let's treat everybody fairly.

fairly
yeterli
fairly
oldukça

Tom Mary'ye oldukça pahalı bir kamera aldı. - Tom bought Mary a fairly expensive camera.

Tom Fransızcayı oldukça iyi konuşur değil mi? - Tom speaks French fairly well, doesn't he?

fairly
açıkça
fairly
dürüstçe

Medyanın, haberleri dürüstçe sunduğunu hissediyor musun? - Do you feel that the media presents the news fairly?

O, bana karşı dürüstçe davrandı. - He acted fairly toward me.

fairly
güzelce
fairly
adeta
fairly
uygun bir şekilde
fairly
tamamen/oldukça/dürüstçe
fairly
âdeta: He fairly flew down the stairs. Merdivenlerden âdeta uçarak
fairly
safça
fairly
tarafsızca

Tom'a tarafsızca davranıldı. - Tom was treated fairly.

fairly
oldukça: fairly big oldukça büyük
English - English
fairly
partly, not fully
Favorites