Katılanlar hakkında heyecanlıyım.
- I'm excited about participating.
O onu projeye katılmaktan vazgeçirmeye çalıştı.
- She tried to dissuade him from participating in the project.
Korkarım ki seni hayal kırıklığına uğratmak zorunda kalacağım. Canım bu tartışmaya katılmak istemiyor
- I'm afraid I'll have to disappoint you. I don't feel like participating in this discussion.
Çalıştaya katılmak istiyorsanız lütfen şimdi bizi arayın.
- Please give us a call now if you want to participate in the workshop!
Tom katılmak istediğini asla söylemedi.
- Tom never said he wanted to participate.
Biz şirketimizin atletizm karşılamasına katıldık.
- We participated in the athletic meet of our company.
Çok sayıda ülke Olimpiyat Oyunlarına katıldı.
- A lot of countries participated in the Olympic Games.
Ortak olmak istiyordum.
- I wanted to participate.
Make the Earth ... turn round its own axis in twenty four hours, and towards the same point with all the other Spheres; and without participating this same motion to any other Planet or Star.
... ELLIE POWERS: Some of you may be interested in participating ...
... So let's thank them for participating. ...