park etme

listen to the pronunciation of park etme
Turkish - English
Park
park etmek
{f} park

It is illegal to park a car there. - Orada araba park etmek yasal değildir.

Did you get permission to park here? - Buraya park etmek için izin aldın mı?

park etme yeri
pull up
park et
{f} park

Tom doesn't like it when people park in front of his house. - Tom insanların onun evinin önüne park etmelerini sevmiyor.

Tom had to pay a fine because he parked in the wrong place. - Tom arabasını yanlış yere park ettiği için ceza ödemek zorunda kaldı.

park etmek
to park

Tom circled the block looking for a place to park. - Tom blokun etrafını dolaştı ve park etmek için bir yer buldu.

You're not allowed to park around here. - Buralarda park etmek yasaktır.

park etmek
to park (a vehicle) (somewhere)
Turkish - Turkish

Definition of park etme in Turkish Turkish dictionary

park etmek
Taşıtları trafik kuralları bakımından uygun bir yerde belli süre bırakmak, park yapmak