pantolonu

listen to the pronunciation of pantolonu
Turkish - English

Definition of pantolonu in Turkish English dictionary

pantolon
{i} pants

My mother bought me two pairs of pants last Sunday. - Annem geçen Pazar bana iki çift pantolon satın aldı.

Who wears the pants in your family? - Ailenizde kim pantolon giyer?

pantolon
{i} trousers

Did he have his trousers pressed? - O pantolonunu ütületti mi?

These trousers need pressing. - Bu pantolonların ütülenmeye ihtiyacı var.

pantolon
trouser

These are my trousers. - Bunlar benim pantolonlarım.

These trousers need pressing. - Bu pantolonların ütülenmeye ihtiyacı var.

pantolon
{i} slacks

His slacks are all wrinkled. - Onun pantolonlarının hepsi kırışık.

When I last saw him, he was wearing a blue shirt and white slacks. - Onu son gördüğümde, o mavi bir gömlek ve beyaz pantolon giyiyordu.

pantolon
pantaloons
pantolon
pants suit
binici pantolonu
jodhpurs
jokey pantolonu
(Tekstil) breeches
pantolon
(Argo) strides
pantolon
(Argo) daks
pantolon
(Tekstil) pant

The blue pants cost more than the green ones. - Mavi pantolonun, yeşilden daha fazla maliyeti var.

My mother bought me two pairs of pants last Sunday. - Annem geçen Pazar bana iki çift pantolon satın aldı.

pantolon
trouse

I bought two pairs of trousers. - İki pantolon satın aldım.

These trousers need pressing. - Bu pantolonların ütülenmeye ihtiyacı var.

pantolon
britches
pantolon
pair of trousers
balerin pantolonu
fleshtights
balerin pantolonu
fleshings
binici pantolonu
riding breeches
golf pantolonu
plus fours
jimnastik pantolonu
bloomers
pantolon
trousers, pants
pantolon
bags
pantolon
a pair of trousers
pantolon
trousers, breeches, pants
pantolon
breeches
pantolon
pair of bags
pantolon
pair of pants
peluş uşak pantolonu
plushes
süvari pantolonu
riding breeches
çocuk kısa pantolonu
panties
Turkish - Turkish

Definition of pantolonu in Turkish Turkish dictionary

Pantolon
pantol
Pantolon
pontur
Pantolon
potur
pantolon
Belden başlayan ve genellikle paçaları ayak bileklerine kadar inen giyecek
pantolon
Belden başlayan ve genellikle paçaları ayak bileklerine kadar inen giyecek: "Redingot giymemiş olanlar kara ceket, yelek, çizgili pantolon giymişler."- M. Ş. Esendal
pantolonu
Favorites