Don't dawdle on the way home.
- Eve gelirken yolda oyalanma.
He lingered in the classroom after school was over.
- O, okul bittikten sonra sınıfta oyalandı.
Fadil didn't linger in the area.
- Fadıl bölgede oyalanmadı.
Do not tarry in the forest; there is danger there.
- Ormanda oyalanmayın; orada tehlike var.
We can't hang around here.
- Biz burada oyalanamayız.
Why don't you hang around a while after everyone else leaves so we can talk?
- Herkes gittikten sonra biz konuşabilelim diye neden bir süre oyalan mıyorsun?
What are you lingering for? Hurry up and go.
- Niçin oyalanıyorsun? Acele et ve git.