outbreak, plague, something which spreads quickly (i.e. a disease)

listen to the pronunciation of outbreak, plague, something which spreads quickly (i.e. a disease)
English - Turkish

Definition of outbreak, plague, something which spreads quickly (i.e. a disease) in English Turkish dictionary

epidemic
{i} salgın

Bir salgın hastalık patlak verdi. - An epidemic has broken out.

Birkaç yüzyıl önce kızıl hastalığı salgını kıtanın her yanında binlerce insanı öldürdü. - Several hundred years ago, scarlet fever epidemics killed thousands of people throughout the continent.

epidemic
{i} salgın hastalık

Bir salgın hastalık patlak verdi. - An epidemic has broken out.

epidemic
(Gıda) yöresel
epidemic
salgın (hastalık)
epidemic
(Tıp) bulaşıcı
epidemic
(Tıp) (hastalık) salgın
epidemic
(Gıda) yöreye özgü
epidemic
kıran
epidemic
(Tıp) genel salgın hastalık
epidemic
salgınlaşmış
epidemic
{s} yaygın
epidemic
{i} salgın: flu epidemic grip salgını
epidemic
genel
epidemic
(Diş Hekimliği) salgın, salgın şeklinde
epidemic
{i} epidemi
English - English
{i} epidemic
outbreak, plague, something which spreads quickly (i.e. a disease)
Favorites