out of doors

listen to the pronunciation of out of doors
English - Turkish
dışarıda
dışarıya; dışarıda
açık havada
dışarda
outside
(şans/olasılık/vb.) uzak
outside
dış taraf

Duvar dış tarafta beyaz ve içeride yeşil. - The wall is white on the outside and green on the inside.

Kalenin dış tarafı beyaza boyandı. - The outside of the castle was painted white.

outside
dış

Onun dışında, başka hiç kimse partiye gelmedi. - Outside of him, no one else came to the party.

Yenilikçiler televizyonun dışında düşünüyorlar. - Innovators think outside the box.

out of door
dışarı kapı
outside
sayfanın dış kısımlarında
outside
{s} dışarıda

TV izleme yerine dışarıda oynayın. - Play outside instead of watching TV.

Tom Mary'ye dışarıda oynanmayacak kadar sıcak olduğunu söyledi. - Tom told Mary that it was too hot to play outside.

outside
{e} ötesine
outside
(İnşaat) dışarısı, dış taraf
outside
azami/uzak/dış
outside
{s} en çok
outside
edat dış taraf
outside
{e} den başka
outside
azami
outside
Dışta dışarı
outside
(isim) dış, dışarı, en fazla miktar, ileri uç bölgesi (saha)
outside
{e} dışına

Alışılmışın dışına çık. - Think outside the box.

Bir gün ülke dışına uçmak isteyeceğim. - One day I'll want to fly outside the country.

outside
{i} dış görünüş
outside
{s} dış kaynaklı
outside
{s} dışarıdaki

Maria yatalaktı. Dışarıdaki dünyayla tek irtibatı televizyon yayınları aracılığıyla oluyordu. - Maria was bedridden. The only contact she had with the outside world was via the TV broadcasts.

Dışarıdaki gürültü sinirime dokunduğu için canım çalışmak istemedi. - I didn't feel like studying because the noise outside was getting on my nerves.

English - English
Not inside any building

The cat was out of doors, seemingly enjoying the sun.

If you are out of doors, you are outside a building rather than inside it. Sometimes we eat out of doors = outdoors indoors. outside, not in a building = outdoors   indoors
outside a building; "in summer we play outside"
outside
where the air is unconfined; "he wanted to get outdoors a little"; "the concert was held in the open air"; "camping in the open"
out of doors

    Turkish pronunciation

    aut ıv dôrz

    Pronunciation

    /ˈout əv ˈdôrz/ /ˈaʊt əv ˈdɔːrz/

    Etymology

    [ 'aut ] (adverb.) before 12th century. Middle English, from Old English ut; akin to Old High German uz out, Greek hysteros later, Sanskrit ud up, out.
Favorites