Zamanını düzenlemek zorundasın.
- You have to organize your time.
Ayın sonundan önce programımı düzenlemek zorundayım.
- I have to organize my schedule before the end of the month.
Dosyalarını organize etmek için hangi metodu kullanıyorsunuz?
- What method do you use to organize your files?
İşleri sergi organize etmektir.
- Their job is to organize exhibitions.
Tom Mary'den ona partiyi düzenlemesi için yardım etmesini rica etti.
- Tom asked Mary to help him organize the party.
O toplantıyı kim düzenledi?
- Who organized that meeting?
The festival was not well organised.
- Festival iyi organize edilmemiş.
The party was organized by Mac.
- Parti Mac tarafından organize edildi.
We should get more organized.
- Biz daha organize olmalıyız.