organı

listen to the pronunciation of organı
Turkish - English

Definition of organı in Turkish English dictionary

organı alınmış kimse
amputee
organı kaldıran kas
erector
düzenleme organı
(Hukuk) regulatory body
yasama organı
legislature
kadın cinsel organı
snatch
birden fazla organı etkileyen
multiple
solunum organı
(Anatomi) respiratory system
Uluslar arası Uyuşturucu Maddeleri Denetleme Organı
(Hukuk) International Narcotics Control Board
atama organı
(Ticaret) designating authority
cinsel organı olan
sexual
cinsiyet organı olmayan
neutral
danışma organı
(Hukuk) advisory body
devlet organı
government body
dişi üreme organı
pudenda
dişilik organı
vulva
dişilik organı
pistil
dişilik organı olan
pistillate
duyu organı
sense organ
duyu organı
(Arılık,Hayvan Bilim, Zooloji) chordotonal organ
elektrik organı
(Hayvan Bilim, Zooloji) electrical organ
emme organı
sucker
erkeklik organı
(Argo) purple-veined
erkeklik organı
(Tıp) virile member
erkeklik organı
(Argo) wedding tackle
erkeklik organı
(boğa vb) pizzle
erkeklik organı
stamen
erkeklik organı
phallus
erkeklik organı
penis
erkeklik organı (bitki)
stamen
görme organı
organ of sight
ipekböceğinin ip üreten organı
spinneret
ipekböceğinin ip üreten organı
spinner
kadın cinsel organı
cunt [sl.]
kadın cinsel organı
pudenda
kadın cinsel organı
quim [sl.]
kadın cinsel organı
pussy [sl.]
lenf organı
(Hayvan Bilim, Zooloji) lymphatic organ
mahkeme öncesi çözüm organı
(Hukuk) pre-court settlement body (arbitration)
periyodik yayın organı
(Ticaret) house organ
solunum organı
(böcek) trachea
yapay erkeklik organı
dildo
yargılama öncesi çözüm organı
(Hukuk) (tahkim) pre-court settlement body (arbitration)
yasama organı
legislative
yazma organı
print member
yönetim organı
managing body
yürütme organı
(Hukuk) executive organ
yüzme organı
swimmer
örümceğin ip üreten organı
spinneret
örümceğin ip üreten organı
spinner
şirket organı
house organ