English - Turkish
Definition of one who writes, or has written; a scribe; a clerk in English Turkish dictionary
- writer
- yazar
Stephen King benim favori yazarlarımdan biri.
-Stephen King is one of my favourite writers.
Romancılar ve şairler gibi yazarlar bilimin avantajından çok fazla yararlanıyor gibi görünmüyorlar.
-Writers such as novelists and poets don't seem to benefit much from the advance of science.
- writer
- kramp
- writer
- müellif
- writer
- yazıncı
- writer
- redaktör
- writer
- (Askeri) haberi yazan
- writer
- yazdırma programı
- writer
- (Askeri) HABER YAZAN; HABERİ YAZAN: Haberleşme usulünde, haber formunu bizzat dolduran ve imzalayan şahıs. Haberi yazan, gönderen makam olabileceği gibi, bu makamın resmen tayin edilmiş bir mümessili de olabilir
- writer
- {i} yazan
Related Terms
English - English
Definition of one who writes, or has written; a scribe; a clerk in English English dictionary
- writer
one who writes, or has written; a scribe; a clerk
Pronunciation
Resimler
Favorites