English - Turkish
Definition of one who shuts or closes in English Turkish dictionary
- shutter
- kepenk
Kepenkleri kapatın ve perdeleri çekin. Mümkün olduğu kadar az ışık olmalıdır.
-Close the shutters and draw the curtains. There must be as little light as possible.
Fırtına kepenkleri takırdattı.
-The storm rattled the shutters.
- shutter
- (Fotoğrafçılık) örtücü
- shutter
- optüratör
- shutter
- radyatör kapağı
- shutter
- pancuru
- shutter
- {f} kepenk kapa
- shutter
- indirmek
- shutter
- objektif kapağı
- shutter
- kapayıcı
- shutter
- (Nükleer Bilimler) pnömatik kutu
- shutter
- {f} kapamak
- shutter
- kepenk tak
- shutter
- {i} fotoğraf makinesi kapağı
- shutter
- (fiil) kepenkleri kapamak, kapamak
- shutter
- kepenk takmak
- shutter
- {i} beton kalıbı
- shutter
- kapayıcı,v.kepenk kapa: n.kepenk
- shutter
- {i} kapak
- shutter
- (isim) kepenk, panjur, kapak, beton kalıbı, fotoğraf makinesi kapağı
- shutter
- foto objektif kapağı
Related Terms
English - English
Definition of one who shuts or closes in English English dictionary
- shutter
one who shuts or closes
Turkish pronunciation
hwʌn hu şʌts ır klōzîzPronunciation
/ˈhwən ˈho͞o ˈsʜəts ər ˈklōzəz/ /ˈhwʌn ˈhuː ˈʃʌts ɜr ˈkloʊzɪz/
Resimler
History
Favorites