one who orders merchandise, books, records, information, or services

listen to the pronunciation of one who orders merchandise, books, records, information, or services
English - Turkish

Definition of one who orders merchandise, books, records, information, or services in English Turkish dictionary

buyer
(Ticaret) alıcı firma
buyer
(Ticaret) satın alan kişi
buyer
alici
buyer
alıcı

Tom düşüncesiz bir alıcı. - Tom is an impulsive buyer.

Aklınızda bulunsun, bu koşullar altında başka bir alıcı bulmaktan başka alternatifimiz yok. - Bear in mind that, under such circumstances, we have no alternative but to find another buyer.

buyer
{i} satın alma görevlisi
buyer
{i} müşteri

Umarım bunun için bir müşteri bulabilirim. - I hope I can find a buyer for this.

Çoğu ev müşterisinin çok az hayal gücü vardır. - Most home buyers have very little imagination.

buyer
{i} satın almacı
English - English
buyer
one who orders merchandise, books, records, information, or services
Favorites