English - Turkish
Definition of one who or that which is only of temporary existence in English Turkish dictionary
- transient
- geçici
Annemin kötü ruh hali geçicidir.
-My mother's bad mood is transient.
Her şey geçicidir ve bu nedenle üzücüdür.
-Everything is transient and therefore sorrowful.
- transient
- sürekli olmayan
- transient
- çabuk gelip geçen kimse
- transient
- (Tıp) transituvar
- transient
- ölümlü
- transient
- kısa süreli
- transient
- {i} kısa süreli konuk
- transient
- (sıfat) geçici, süreksiz, fani, geçerken uğrayan
- transient
- {s} süreksiz
- transient
- {s} geçerken uğrayan
- transient
- {i} geçici dalga
- transient
- fanilik
- transient
- transientlygeçici olarak
- transient
- {i} kısa bir süre kalan kimse
- transient
- yalnız kısa zaman kalan misafir
- transient
- radyo
- transient
- {s} kısa bir süre kalan, çabuk gelip geçen (kimse)
- transient
- geçici konuk
Related Terms
English - English
Definition of one who or that which is only of temporary existence in English English dictionary
- transient
one who or that which is only of temporary existence
Hyphenation
one who or that which I·s on·ly of tem·po·ra·ry ex·ist·enceTurkish pronunciation
hwʌn hu ır dhıt hwîç îz ōnli ıv tempıreri egzîstınsPronunciation
/ˈhwən ˈho͞o ər ᴛʜət ˈhwəʧ əz ˈōnlē əv ˈtempərˌerē egˈzəstəns/ /ˈhwʌn ˈhuː ɜr ðət ˈhwɪʧ ɪz ˈoʊnliː əv ˈtɛmpɜrˌɛriː ɛɡˈzɪstəns/
Resimler
Favorites