one who officially belongs to a group

listen to the pronunciation of one who officially belongs to a group
English - Turkish

Definition of one who officially belongs to a group in English Turkish dictionary

member
üye

Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir. - The twelve stars on the flag of the European Union do not symbolize the twelve founding members of the union. They symbolize the Twelve Apostles.

Yumi Ishiyama, Lyoko takımının en yaşlı üyesidir. - Yumi Ishiyama is the oldest member of Team Lyoko.

member
öğe
member
kılgan
member
ört.penis
member
membershipüyelik
member
{i} taraf (denklem)
member
{i} uzuv
member
{i} organ

Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı. - I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.

O bu organizasyonun bir üyesidir. - She's a member of this organization.

member
{i} üye, aza
member
(İnşaat) üye, parça, kısım
member
üyeler

Kulübün bütün üyeleri benimle anlaştılar. - All the members of the club agreed with me.

Biz beyzbol takımı üyelerini karşılamak için bayrakları salladık. - We waved flags to welcome members of our baseball team.

member
uzuv/üye
member
member of parliament milletvekili
member
(Tıp) Kol ve bacak gibi vücut parças4
member
denklemin bir tarafı
English - English
member
one who officially belongs to a group

    Hyphenation

    one who of·fi·cial·ly belongs to a group

    Turkish pronunciation

    hwʌn hu ıfîşıli bîlôngz tı ı grup

    Pronunciation

    /ˈhwən ˈho͞o əˈfəsʜəlē bəˈlôɴɢz tə ə ˈgro͞op/ /ˈhwʌn ˈhuː əˈfɪʃəliː bɪˈlɔːŋz tə ə ˈɡruːp/
Favorites