one who institutes a suit; plaintiff or complainant

listen to the pronunciation of one who institutes a suit; plaintiff or complainant
English - Turkish

Definition of one who institutes a suit; plaintiff or complainant in English Turkish dictionary

actor
{i} oyuncu

O şarkı bana ünlü bir sinema oyuncusunu hatırlatır. - That song reminds me of a famous movie actor.

Oyuncunun kariyeri 30 yıl sürdü. - The actor’s career lasted for thirty years.

actor
{i} erkek oyuncu

Tom en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında oskar kazandı. - Tom won the Oscar for Best Supporting Actor.

Leonardo DiCaprio, Hayalet filminde Hugh Glass rolüyle en iyi erkek oyuncu dalında Oscar kazandı. - Leonardo DiCaprio won the Oscar for best actor for his role as Hugh Glass in The Revenant.

actor
{i} aktör

O bir garson ve bir aktördür. - He is a waiter and an actor.

O, Amerikan sahnesinde en iyi aktör oldu. - He became the finest actor on the American stage.

actor
{i} katılımcı
actor
yapan kimse
actor
bir olayda yer alan kimse
actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) fail
actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) edimci
English - English
actor
one who institutes a suit; plaintiff or complainant
Favorites