one who institutes a suit; plaintiff or complainant

listen to the pronunciation of one who institutes a suit; plaintiff or complainant
English - Turkish

Definition of one who institutes a suit; plaintiff or complainant in English Turkish dictionary

actor
{i} oyuncu

Ben onun büyük bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. - I don't think he's a great actor.

Charlie Chaplin bir oyuncudur. - Charlie Chaplin is an actor.

actor
{i} erkek oyuncu

Leonardo DiCaprio, Hayalet filminde Hugh Glass rolüyle en iyi erkek oyuncu dalında Oscar kazandı. - Leonardo DiCaprio won the Oscar for best actor for his role as Hugh Glass in The Revenant.

Bir erkek oyuncu gibi görünüyor muyum? - Do I look like an actor?

actor
{i} aktör

Brad Pitt bir aktördür. - Brad Pitt is an actor.

O bir garson ve bir aktördür. - He is a waiter and an actor.

actor
{i} katılımcı
actor
yapan kimse
actor
bir olayda yer alan kimse
actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) fail
actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) edimci
English - English
actor
one who institutes a suit; plaintiff or complainant
Favorites