one who eats at the same table

English - Turkish

Definition of one who eats at the same table in English Turkish dictionary
commensal: komensal (hayvan)
commensal: Aynı sofrada yemek yiyen kimse
commensal: aynı sofrada yemek yiyen
commensal: (Diş Hekimliği) zarar vermeden başka bir canlının üzerinde ondan faydalanan
commensal: {i} ortakçı hayvan
commensal: (Tıp) Tam parazit olmayarak başkasından veya başkası üzerinde veya başkası ile beraber beslenen
commensal: {i} komensal hayvan
commensal: sofra arkadaş
commensal: komensal
messmate: (isim) sofra arkadaşı
messmate: {i} sofra arkadaşı
messmate: yemek arkadaş

English - English

Definition of one who eats at the same table in English English dictionary: {n} messmate; commensal
One who eats: eater

one who eats at the same table

Hyphenation

one who eats at the same ta·ble

hwʌn hu its ät dhi seym teybıl

/ˈhwən ˈho͞o ˈēts ˈat ᴛʜē ˈsām ˈtābəl/ /ˈhwʌn ˈhuː ˈiːts ˈæt ðiː ˈseɪm ˈteɪbəl/

History

Favorites