one who, or that which, is passively affected; a passive recipient

listen to the pronunciation of one who, or that which, is passively affected; a passive recipient
English - Turkish

Definition of one who, or that which, is passively affected; a passive recipient in English Turkish dictionary

patient
hasta

Bekleme salonunda beş hasta vardı. - Five patients were in the waiting room.

Bazı doktorlar hastalarını memnun etmek için bir şeyler söylerler. - Some doctors say something to please their patients.

patient
{s} sabırlı

O çok düşünceli ve sabırlı. - She is very thoughtful and patient.

Sabırlı olun lütfen. Bu zaman alır. - Be patient please. It takes time.

patient
{s} dayanıklı
patient
{s} hoşgörülü
patient
tahammülle
patient
tedavi altında bulunan hasta
patient
mütehammil
patient
{i} ayırt edemeyen kimse (hukuk)
patient
patientlysabırla
patient
(Askeri) HASTA VEYA YARALI: Tıbbi/dişsel bakım veya tedavi gerektiren hasta, sakat veya yaralı şahıs
English - English
patient