one who, or that which, heats

listen to the pronunciation of one who, or that which, heats
English - Turkish

Definition of one who, or that which, heats in English Turkish dictionary

heater
ısıtıcı

O bir cep ısıtıcısı ile kendini ısıttı. - He warmed himself with a pocket heater.

Elektrikli ısıtıcımız iyi çalışmıyor. - Our electric heater does not work well.

heater
ısıtmaç
heater
{i} ısıtıcı, soba, ocak, fırın
heater
{i} tabanca
heater
ABD
heater
radya tör
heater
argo tabanca
heater
{i} kalorifer
heater
{i} şofben

Şofben gazla çalışır. - The water heater runs on gas.

Şofbenimiz sızdırıyor. - Our water heater is leaking.

English - English
heater
one who, or that which, heats
Favorites