Yeni yasa dini azınlıkları oy verme haklarından mahrum edecek.
 - The new law will deprive religious minorities of their right to vote.
Azınlık haklarını korumalıyız.
 - We have to stand up for minority rights.
Tom ufak yaralar aldı.
 - Tom received minor injuries.
Ufak detaylar hakkında endişelenme.
 - Don't worry about the minor details.
Küçük kozmetik detaylar hakkında endişelenerek zaman kaybetmektense web sitemiz için içerik yaratarak zamanımızı harcamalıyız.
 - We should spend our time creating content for our website rather than wasting time worrying about minor cosmetic details.
Giremezsin, çünkü sen bir küçüksün.
 - Because you're a minor, you can't enter.
Kanun, reşit olmayanların sigara içmesini yasaklıyor.
 - The law prohibits minors from smoking.
Reşit olmayan birinin refahını tehlikeye düşürdüğünüz için tutuklusunuz.
 - You're under arrest for endangering the welfare of a minor.