Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
- One, two, three, four, five, six, seven, eight, nine, ten.
Etli pilav sekiz yuan. Vejetaryen pilav sadece dört yuan.
- The pilaf with meat is eight yuan. The vegetarian pilaf is only four yuan.
1685 itibariyle Fransızların beşte dördü açıkça okuma yazma bilmiyordu.
- Four fifths of French were frankly illiterate towards 1685.
Ofisim, o gri altı katlı binanın dördüncü katında.
- My office is on the fourth floor of that gray six-story building.
Dördüncü olarak, benim ilk üç noktam yoktur.
- Fourthly, my first three points do not exist.