English - Turkish
Definition of on the underside or lower face of in English Turkish dictionary
- underneath
- altında
Bu küçük otomobilin şanzımanı motorun altındadır.
-This small car's gearbox is underneath the engine.
Tom anahtarını divanın altında buldu.
-Tom found his key underneath the sofa.
- underneath
- z., edat altına; altında
- underneath
- bir şeyin alt bölümü
- underneath
- bir şeyin altı
- underneath
- altına
Tom bir ağacın altına oturdu.
-Tom sat down underneath a tree.
Tom masanın altına baktı.
-Tom looked underneath the table.
- underneath
- (Tekstil) altında bulunan
- underneath
- alt
Tom yatağın altında süründü.
-Tom crawled underneath the bed.
Anahtarı paspasın altında buldum.
-I found the key underneath the mat.
- underneath
- altından
Related Terms
English - English
Definition of on the underside or lower face of in English English dictionary
- underneath
on the underside or lower face of
Hyphenation
on the un·der·side or Low·er face ofTurkish pronunciation
ôn dhi ʌndırsayd ır lōır feys ıvPronunciation
/ˈôn ᴛʜē ˈəndərˌsīd ər ˈlōər ˈfās əv/ /ˈɔːn ðiː ˈʌndɜrˌsaɪd ɜr ˈloʊɜr ˈfeɪs əv/
Resimler
Favorites