on the tiptoe

listen to the pronunciation of on the tiptoe
English - Turkish
pek istekli
on tiptoe
ayaklarının ucuna basarak

Odaya ayaklarının ucuna basarak girdi. - He entered the room on tiptoes.

on tiptoe
parmak uçlarına basarak

O, kimse onu duymasın diye parmak uçlarına basarak yürüdü. - He walked on tiptoe so that nobody would hear him.

on tiptoe
sessizce

Sessizce yatak odama gittim. - I went up to my bedroom on tiptoe.

on tiptoe
heyecanla
on tiptoe
hevesle
English - English
on the tiptoe

    Hyphenation

    on the tip·toe

    Turkish pronunciation

    ôn dhi tîptō

    Pronunciation

    /ˈôn ᴛʜē ˈtəpˌtō/ /ˈɔːn ðiː ˈtɪpˌtoʊ/
Favorites