on the other side or part

listen to the pronunciation of on the other side or part
English - Turkish

Definition of on the other side or part in English Turkish dictionary

contra
kontra

Reagan Kontralar için askeri yardım istedi. - Reagan asked for military aid for the Contras.

Bir kontrat yapmamız gerekiyor. - We need to have a contract.

contra
hesabın alacak bölümü
on the side
ek olarak
contra
karşı olarak
contra
önek karşı, zıt, aksi
contra
aksine

Resim bunun aksine renkli. - The picture is colorful in contrast with this one.

Onun cevabı beklentilerimizin aksineydi. - His response was contrary to our expectations.

contra
önek karşı
contra
{e} karşı

Düne karşın,bugün hiç sıcak değil. - In contrast to yesterday, it isn't hot at all today.

Bob'a kalırsa, bir şey dönüyor. Buna karşılık, Jane çok dikkatli. - As far as Bob is concerned, anything goes. By contrast, Jane is very cautious.

contra
{e} aksi

Resim bunun aksine renkli. - The picture is colorful in contrast with this one.

Eğer bunu yaparsan,bu sadece aksi sonuçlar doğuracak. - If you do that, it will only bring about a contrary effect.

contra
{e} karşıt

Hiçbir karşıt kanıt yoktur. - There is no evidence to the contrary.

contra
(Anatomi) karşı, zıt
on the side
yanısıra
on the side
bir de
on the side
ikinci bir iş olarak: He's a grocer, but he fixes radios on the side. Bakkal, ama ikinci bir iş olarak radyo tamiratı yapıyor
on the side
{k} (deyim) fazladan,ayrica bir gelir
on the side
ikinci bir iş olarak
on the side
ayrıca

Ayrıca bu biraz ekstra yapmak için bir yoldur. - It's a way to make a little extra on the side.

Ayrıca hardal almak istiyorum. - I'd like to have mustard on the side.

the other side
öte

Sami öteki taraftaydı. - Sami was on the other side.

on the other side or part

    Hyphenation

    on the oth·er side or part

    Turkish pronunciation

    ôn dhi ʌdhır sayd ır pärt

    Pronunciation

    /ˈôn ᴛʜē ˈəᴛʜər ˈsīd ər ˈpärt/ /ˈɔːn ðiː ˈʌðɜr ˈsaɪd ɜr ˈpɑːrt/
Favorites