Definition of oluştur in Turkish English dictionary
- (Bilgisayar) create a
- (Bilgisayar) mount
- (Bilgisayar) compose
The committee was composed entirely of young teachers.
- Komite tamamen genç öğretmenlerden oluşturuldu.
How many chemical elements compose water?
- Kaç tane kimyasal element, suyu oluşturur?
- (Bilgisayar) build
Psychology, which studies the human mind and human behavior, builds knowledge by observation and experiments.
- İnsan zihnini ve insan davranışlarını inceleyen psikoloji gözlem ve deneylerle bilgi oluşturur.
They formed a project to build a new school building.
- Onlar yeni bir okul binası inşa etmek için bir proje oluşturdu.
- (Bilgisayar) create
Their company created forty new jobs.
- Onların şirketi kırk yeni iş oluşturdu.
The famous author created another best-selling book.
- Ünlü yazar bir başka en çok satan kitabı oluşturdu.
- {f} composing
- constitute
Music constitutes a part of me.
- Müzik benim bir parçamı oluşturuyor.
Twelve musicians constitute the society.
- On iki müzisyen bir topluluk oluşturdu.
- {f} form
They formed themselves in groups of five.
- Onlar beşer kişilik gruplar oluşturdular.
The two friends have formed a deep bond of friendship.
- İki arkadaş derin bir arkadaşlık bağı oluşturdular.
- built up
- build up
- comprise
- generate
Waves are generated by wind.
- Dalgalar rüzgar tarafından oluşturulur.
With this module you can make the Enter key generate an event.
- Bu modül ile Enter tuşunun bir olay oluşturmasını sağlayabilirsiniz.
- olay oluştur
- (Bilgisayar) generate event
- olay oluştur
- (Bilgisayar) build event
- ol
- be
- ol
- became
- ol
- are
- ol
- is
- ol
- was
- ol
- were
- disket oluştur
- (Bilgisayar) create disk
- etiket oluştur
- (Bilgisayar) create labels
- kural oluştur
- (Bilgisayar) create rule
- ol
- for
- sınıf oluştur
- (Bilgisayar) create class
- tablo oluştur
- (Bilgisayar) create table
- yedek oluştur
- (Bilgisayar) create backup
- ol
- come about
- ol
- grew into
- ol
- been of
- ol
- be of
- ol
- been
- ol
- become
- ol
- to be
- ol
- {f} happening
- ol
- am
- ol
- being
- ol
- happen
- ol
- grow into
- ol
- {f} becoming
- dizin oluştur
- (Bilgisayar) create an index
- eklenti oluştur
- (Bilgisayar) make add-in
- inşaat mühendisliği destek planı grubu; inşaat mühendisliği destek planı oluştur
- (Askeri) civil engineering support plan group; civil engineering support planning generator
- istek oluştur
- (Bilgisayar) create request
- kapsam oluştur
- (Bilgisayar) create scope
- klip oluştur
- (Bilgisayar) create clips
- nesne oluştur
- (Bilgisayar) create object
- ol
- that; those
- ol
- archaic
- ol
- he; she; it
- ol
- befall
- ol
- betide
- ol
- olive
- ol
- befallen
- ol
- befell
- plan oluştur
- (Bilgisayar) create a plan
- sorgu oluştur
- (Bilgisayar) create query
- zarf oluştur
- (Bilgisayar) create envelope