olmaz!

listen to the pronunciation of olmaz!
Turkish - English
that's not on!
impossible
nope
no
no way out
this's not on
unseemly
nothing doing
no way
thumbs down
Christ no
that cat won't jump
no, impossible
No!/It's not possible./It can't be done
no dice
unlikely
nothing

Nothing happens unless you make it happen. - Gerçekleştirmediğin sürece hiçbir şey olmaz.

Nothing ever happens in this old village. - Bu eski köyde hiçbir şey olmaz.

no deal
Turkish - Turkish
İmkânsız, gerçekleşemez
Yapılamayacak iş, tutum veya davranış
Yapılamayacak iş, tutum veya davranış: "Onun o gözüpekliği, onurla ölümü göze alışıdır ki, Atatürk'e olmazları oldurtmak gücünü vermiştir."- H. Taner
olmaz!
Favorites