oldukça iyi

listen to the pronunciation of oldukça iyi
Turkish - English
fairly well

Tom speaks French fairly well, doesn't he? - Tom Fransızcayı oldukça iyi konuşur değil mi?

He speaks English fairly well. - O, İngilizceyi oldukça iyi konuşur.

quite good
pretty good

That's a pretty good idea. - O oldukça iyi bir fikir.

Tom thought the food Mary had prepared tasted pretty good. - Tom Mary'nin hazırladığı yemeğin oldukça iyi olduğunu düşündü.

goodish
respectable
decent

They're actually quite decent people. - Aslında oldukça iyi insanlardır.

Tom is a fairly decent golfer. - Tom oldukça iyi bir golfçüdür.

pretty well

She can speak English pretty well. - Oldukça iyi İngilizce konuşabilir.

Her books sell pretty well. - Onun kitapları oldukça iyi satıyor.

Turkish - Turkish
ziyansız
zararsız