I didn't notice anything unusual.
- Olağan dışı bir şey fark etmedim.
Do you sense something unusual?
- Olağan dışı bir şey hissediyor musun?
Call the police if you see any extraordinary situation.
- Olağandışı bir şey görürsen polisi ara.
Mary is an extraordinary woman.
- Meri olağandışı bir kadın.
It's unusual for Tom to be late.
- Tom'un geç kalması olağandışıdır.
I thought it was unusual that he was up so late at night.
- Onun gece geç saatlere kadar yatmamasının olağandışı olduğunu düşündüm.