Turkish - English
Definition of okuyucular in Turkish English dictionary
- readers
He had to tell his readers what happened.
-Ne olduğunu okuyucularına anlatmak zorundaydı.
The editor and publisher of this magazine was criticized by some readers.
-Bu derginin editörü ve yayıncısı bazı okuyucular tarafından eleştirildi.
- Plural of reader
- Can read entries, but cannot create new ones
- The unknown Theophilus, but more generally aimed at the Greek world and Gentile Christians Jewish customs are explained, and sometimes Greek words substituted for the Hebrew
- People who are exposed to a print vehicle
- okuyucu
- {i} reader
An astute reader should be willing to weigh everything they read, including anonymous sources.
-Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır.
A careful reader would have noticed the mistake.
-Dikkatli bir okuyucu hatayı fark ederdi.
- okuyucu
- reading
It's the reader that determines whether they extract pleasure from reading.
-Okumaktan zevk alıp almayacağını belirleyen okuyucunun kendisidir.
- okuyucu
- singer; chanter
- okuyucu
- prov. person sent around to invite people to a wedding
- okuyucu
- reader; singer; reading
- okuyucu
- songster
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of okuyucular in Turkish Turkish dictionary
- okuyucu
- Sürekli olarak gazete, dergi vb. okuyan, okur, kari: "Sevgili okuyucularım, hepinize şen, mesut, kısmetli ve bereketli yıllar dilerim."- B. Felek. Şarkı, türkü okuyan kimse, şarkıcı, türkücü
- okuyucu
- Düğüne çağrı yapan kimse
- okuyucu
- Şarkı, türkü okuyan kimse, şarkıcı, türkücü
- okuyucu
- Sürekli olarak gazete, dergi vb. okuyan, okur, kari
Related Terms
okuyucular
Hyphenation
o·ku·yu·cu·larResimler
History
Favorites