Avukat müvekkilinin yasal yollara başvurmasını tavsiye etti.
- The lawyer recommended his client to take legal action.
O yasal danışmanlık almaya karar verdi.
- She decided to take legal advice.
Türkiye Cumhurbaşkanı, paradoksal bir biçimde hukuken devletin başı olmasına rağmen hükümet içinde yasal bir konumu yoktur.
- Paradoxically, the President of Turkey is the de jure head of state but has no legal role in government.
Tom hâlâ hukuken evli.
- Tom is still legally married.
Sanık hukuki bir terimdir.
- The accused is a legal term.
Leyla bir tedarikçiyle olan acı bir hukuki ihtilaf sonrasında şirketini kaybetti.
- Layla lost her company after a bitter legal dispute with a supplier.