of the south; situated in the south

listen to the pronunciation of of the south; situated in the south
English - Turkish

Definition of of the south; situated in the south in English Turkish dictionary

south
{i} güney

Yarın İngiltere'nin güneyinde yağmur yağacak. - Tomorrow it will rain in the south of England.

Yazın, güney İspanya'da hava çok sıcaktır. - In the summer it's very hot in southern Spain.

south
{s} güneyden esen
south
(Ticaret) güney ülkeleri
south
güneyden gelen
south
güneyde

Kuzey güneyden zıt yöndedir. - North is the opposite direction from south.

Bulutlar güneyden geliyor. - The clouds are coming from the south.

south
(Ticaret) az gelişmiş ülkeler
south
{i} lodos
south
güneye doğru

Kuşlar kışın güneye doğru uçarlar. - Birds fly south in winter.

Güneye doğru uçan bir sürü kuş gördüm. - I saw a lot of birds flying toward the south.

south
{i} güney rüzgârı
south
güneyden

Kuzey güneyden zıt yöndedir. - North is the opposite direction from south.

Bulutlar güneyden geliyor. - The clouds are coming from the south.

south
güneye

En büyük yatak odası güneye bakıyor. - The largest bedroom faces south.

Kuşlar kışın güneye doğru uçarlar. - Birds fly south in winter.

English - English
{s} south
of the south; situated in the south
Favorites