of sell

English - Turkish

Definition of of sell in English Turkish dictionary

Related Terms

sold

tükenmek

sold

gitmek

Ben gerçekten Tom'un konserine gitmek istiyordum ama onun hepsi satılmıştı. - I really wanted to go to Tom's concert, but it was sold out.

sold

satılmak

Ayakkabı çift olarak satılmaktadır. - Shoes are sold in pairs.

Açık hava marketinde taze ürün satılmaktadır. - Fresh produce is sold at an open-air market.

sold

satılan

Montmartre satılan karikatürler iyi kalitededir. - The caricatures that are sold in Montmartre are of good quality.

Maria sokakta satılan yiyecekleri yemiyor. - Maria doesn't eat food that's sold on the street.

sold

{f} sat

Bu ilaç, halen eczanelerde satılmamaktadır. - This medicine is still not sold in pharmacies.

Umutsuzluktan dolayı o plana vardık fakat kitap iyi sattı. - We arrived at that plan out of pure desperation, but the book sold well.

sold

f., bak. sell

English - English

Definition of of sell in English English dictionary

sold

Turkish pronunciation

ıv sel

Pronunciation

/əv ˈsel/ /əv ˈsɛl/

Videos

... they sell things.  We don’t think of it as a source of knowledge or as a great innovation, ...

... So it's-- we better sell a lot in the Bay Area. ...