Araba tarlaya daldı ve bir süre sarsıldıktan sonra durma noktasına geldi.
- The car dove into the field and, after bumping along for a time, came to a halt.
Mavi spor araba durma noktasına geldi.
- The blue sports car came to a screeching halt.
Onlar savaşın durdurulması gerektiği konusunda aynı fikirdeydiler.
- They were unanimous that the war should be brought to a halt.
Fırtınadan dolayı trenler durduruldu.
- It was because of the storm that the trains were halted.