Bebek ağlamayı kesti.
- The baby ceased crying.
Bebek tüm gece ağladı.
- The baby cried all night.
Anne fil nehirde yavrusunu yıkadı.
- The mother elephant bathes her baby in the river.
Parkta dolaşırken, bir yavru kuş buldum.
- Walking in the park, I found a baby bird.
Yaşlı bir adam, büyük oğlu, küçük kızı ve küçük bebeği ile eski kiliseye girdi.
- An old man entered the old church with his elder son, his younger daughter and her little baby.
Bu küçük bebek on dolarlık bir banknot yırttı.
- This little baby tore up a 10 dollar bill.