Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

of advantage to have; worth having

listen to the pronunciation of of advantage to have; worth having
English - Turkish

Definition of of advantage to have; worth having in English Turkish dictionary

desirable
cazip

Fadıl servetinden dolayı Leyla için cazip bir hedefti. - Fadil was a desirable target for Layla because of his wealth.

desirable
istenilir
desirable
makbul
desirable
arzu edilir
desirable
hoş
desirable
istenen
desirable
Arzu edilen, istek uyandıran, çekici, cazip
desirable
hoşa gitme
desirable
cazip olarak
desirable
(sıfat) çekici, beğenilen; hoş
desirable
desirably arzu edilir şekilde
desirable
arzu edilen

Dünyada en çok arzu edilen adam olamayacağımın farkındayım fakat hâlâ benimle çıkmayı düşüneceğinden ümitliyim. - I realize I may not be the most desirable man in the world, but I still hope you'll consider going out with me.

desirable
arzu edilir olma
desirable
{s} beğenilen
English - English
desirable
of advantage to have; worth having
Favorites