English - Turkish
Definition of of a hole, match, etc in English Turkish dictionary
- halve
- {f} ikiye bölmek
- halve
- yarıya indirmek ikiye böl
- halve
- {f} yarıya bölmek
- halve
- ikiye böl
Sonunda, John ve Sue elmayı ikiye bölmeye karar verdiler.
-At last, John and Sue decided to cut the apple into halves.
- halve
- yarım
Hiçbir işi yarım yamalak yapma.
-Never do things by halves.
İşleri yarım bırakmamalısın.
-You shouldn't do things by halves.
- halve
- yarıya indirmek
Related Terms
English - English
Definition of of a hole, match, etc in English English dictionary
- halve
of a hole, match, etc
Pronunciation
Resimler
History
Favorites