He has given up running in order to focus on the long jump.
- Uzun atlamaya odaklanmak için koşmaktan vazgeçti.
I can't focus on two things at the same time.
- Aynı anda iki şeye odaklanamam.
I need you to stay focused.
- Odaklanmış kalmanı istiyorum.
He focused on his studies.
- Çalışmalarına odaklandı.
I'm focusing on my German!
- Ben Almancama odaklanıyorum!
Tom had trouble focusing.
- Tom'un odaklanma sorunu vardı.
I need you to stay focused.
- Odaklanmış kalmanı istiyorum.
I tried to focus my attention on reading.
- Dikkatimi okumaya odaklamaya çalıştım.