Focus on one thing and do it well.
- Bir şeye odaklan ve onu iyi yap.
He has given up running in order to focus on the long jump.
- Uzun atlamaya odaklanmak için koşmaktan vazgeçti.
Let's try to stay focused.
- Odaklanmış kalmaya çalışalım.
He focused on his studies.
- Çalışmalarına odaklandı.
Tom had trouble focusing.
- Tom'un odaklanma sorunu vardı.
I'm focusing on my French.
- Fransızcama odaklanıyorum.
I need you to stay focused.
- Odaklanmış kalmanı istiyorum.
Tom and Mary both wanted to focus more on their careers.
- Tom ve Mary her ikisi de kariyerlerine daha fazla odaklanmak istediler.