not tight or confined, as in: someone left the gate open and my dog got loose

listen to the pronunciation of not tight or confined, as in: someone left the gate open and my dog got loose
English - Turkish

Definition of not tight or confined, as in: someone left the gate open and my dog got loose in English Turkish dictionary

loose
{s} oynak

Aslında o oynak bir kadın. - Actually she is a loose woman.

loose
{s} gevşek

Sözleşme oldukça gevşek. - The contract was rather loose.

Bu ayakkabılar biraz gevşek. - These shoes are a little loose.

loose
{s} bol

Pantolonum çok bol, çünkü çok kilo verdim. - My pants are very loose because I've lost much weight.

Bu ceket üzerimde bol görünüyor. - This coat looks loose on me.

loose
{s} serbest

Kız kuşu serbest bıraktı. - The girl let the bird loose.

O, serbest bir hayat yaşadı. - He has led a loose life.

loose
salmak
loose
malın gözü
loose
kararsızlık
loose
serbestlik
loose
bağsız
loose
hoppa
loose
çözülmüş
loose
(sıfat) gevşek, oynak, bol, gevşemiş, serbest, açık, bağlanmamış (saç), yarım yamalak, ahlaksız, hafif
loose
{s} bol, dökümlü (giysi)
loose
kabaca
loose
sıkı ve bağlı olmayan
loose
yumuşak ishal olmuş
loose
{f} ateşlemek
loose
{s} yarım yamalak
loose
{f} atmak
loose
{f} serbest bırakmak
English - English
loose
not tight or confined, as in: someone left the gate open and my dog got loose

    Hyphenation

    not tight or confined, as in: some·one left the gate o·pen and my dog got loose

    Pronunciation

Favorites