not the less; notwithstanding; in spite of that; yet

listen to the pronunciation of not the less; notwithstanding; in spite of that; yet
English - Turkish

Definition of not the less; notwithstanding; in spite of that; yet in English Turkish dictionary

nevertheless
yine de

Yine de oraya gitmek istiyorum. - Nevertheless, I want to go there.

Yine de ben son derece gurur duyuyorum. - Nevertheless, I'm extremely proud.

nevertheless
(Kanun) binaenaleyh
nevertheless
ama yine de

Henüz sabahın beşiydi ama yine de aydınlıktı. - It's just five in the morning, but nevertheless it is light out.

Brezilya'yı seviyorum ama yine de Ukrayna'ya gidiyorum. - I like Brazil, but nevertheless I'm going to the Ukraine.

nevertheless
bununla beraber
nevertheless
olmasına rağmen
nevertheless
hal böyleyken
nevertheless
hoş
nevertheless
bununla birlikte

Bununla birlikte konu tartışmaya değer. - Nevertheless, the topic is worth discussing.

Bununla birlikte deneyin başarılı olduğunu düşünüyorum. - Nevertheless I think the experiment was successful.

nevertheless
bütün bunlara rağmen

Bütün bunlara rağmen, ben son derece gurur duyuyorum. - Nevertheless, I'm immensely proud.

nevertheless
buna rağmen

Buna rağmen, o ceketini çıkardı ve kısa bir konuşma için hazır görünüyordu. - Nevertheless, she took off her coat and seemed ready for a short conversation.

Tom bir öküz kadar güçlü ama buna rağmen bir korkak. - Tom's as strong as an ox, yet nevertheless is a coward.

nevertheless
ancak
English - English
nevertheless
not the less; notwithstanding; in spite of that; yet
Favorites