not reasonable

listen to the pronunciation of not reasonable
English - Turkish

Definition of not reasonable in English Turkish dictionary

unreasonable
mantıksız

Tom Mary'nin teklifinin mantıksız olduğunu düşündü. - Tom thought Mary's offer was unreasonable.

Ben mantıksız olmuyorum. - I'm not being unreasonable.

unreasonable
akılsız
unreasonable
(fiyat/vb.) aşırı
the price is not reasonable
bu fiyat hiç mantıklı değil
unreasonable
{s} akıl almaz

Ben akıl almaz mı oluyorum? - Am I being unreasonable?

unreasonable
unreasonablenessmantıksızlık
unreasonable
{s} aşırı, fahiş (fiyat)
unreasonable
{s} saçma

Sadece biraz saçma davranmıyor musun? - Aren't you being just a little unreasonable?

unreasonable
{s} anlamsız
unreasonable
unreasonablymantıksızca
unreasonable
{s} lâf anlamaz
unreasonable
makul olmayış
unreasonable
{s} fahiş
unreasonable
{s} aşırı

Benden aşırı miktarda para istedi. - She asked me for an unreasonable sum of money.

unreasonable
{s} makul olmayan
unreasonable
{s} abes
English - English
unreasonable
not reasonable

    Hyphenation

    not rea·son·a·ble

    Turkish pronunciation

    nät riznıbıl

    Pronunciation

    /ˈnät ˈrēznəbəl/ /ˈnɑːt ˈriːznəbəl/
Favorites