English - Turkish
Definition of not passing farther; kept; detained in English Turkish dictionary
- intransitive
- geçişsiz
Tam geçişsiz fiiller ne tümleç ne de nesne alır.
-A complete intransitive verb takes neither complement nor object.
- intransitive
- (eylem) geçişsiz
- intransitive
- (Dilbilim) Geçişsiz, nesnesi olmayan, nesnesiz (fiil)
- intransitive
- (Sosyoloji, Toplumbilim) geçişsiz (barthes)
- intransitive
- (isim) geçişsiz fiil
- intransitive
- s., dilb. geçişsiz, nesnesiz (fiil)
- intransitive
- nesnesiz intransitively geçişsiz olarak
- intransitive
- nesnesi olmayan
- intransitive
- (sıfat) geçişsiz
- intransitive
- {i} geçişsiz fiil
Tam geçişsiz fiiller ne tümleç ne de nesne alır.
-A complete intransitive verb takes neither complement nor object.
Related Terms
English - English
Definition of not passing farther; kept; detained in English English dictionary
- intransitive
not passing farther; kept; detained
Hyphenation
not pass·ing farther; kept; detainedPronunciation
Resimler
Favorites