not intrinsic nor essential; accidental; accompanying; superficial

listen to the pronunciation of not intrinsic nor essential; accidental; accompanying; superficial
English - Turkish

Definition of not intrinsic nor essential; accidental; accompanying; superficial in English Turkish dictionary

external
dış

Kadınların yüzü giysilerini çıkardıklarında çoğunlukla daha güzeldir, zira onlar o zaman dış görünüşleri hakkında düşünmekten vazgeçerler. - Women's faces are often more beautiful when they take their clothes off, for they then stop thinking about their external appearance.

Konuşma dış düşünce ve düşünce iç konuşmadır. - Speech is external thought, and thought internal speech.

external
harici

Tom bilgisayarda bulunan dahili hard diskteki tüm dosyaları harici bir hard diske kopyaladı. - Tom copied all the files on his internal hard disk to an external hard disk.

Tom yanlışlıkla harici hard disklerden birindeki tüm dosyaları sildi. - Tom accidentally deleted all the files on one of his external hard disks.

external
hariç
external
dışta
external
(Tıp) dış kulak yolu kanalı
external
dıştan gelen
external
(Tıp) Dış, dışyan, harici
external
vücudun dış kısmını ilgilendiren
external
{s} dışarıdan gelen
external
dış dünyaya
external
maddi
external
dıştan gelen arızi
external
(Nükleer Bilimler) harici, dıştaki
external
{s} yüzeysel
external
{s} yabancı ülkelerle olan
external
(Biyoloji) eksternal
external
(Diş Hekimliği) Dışa ilişkin
English - English
external
not intrinsic nor essential; accidental; accompanying; superficial

    Hyphenation

    not in·trin·sic nor essential; accidental; accompanying; su·per·fi·cial

    Pronunciation

Favorites